top of page
Ara

İspat Külfeti Hekim ve Hastanenindir!

Aşağıdaki 13. Hukuk Dairesi’nin Mart 2017 tarihli kararı pek çok önemli noktaları barındırmaktadır. Aydınlatılmış onam, komplikasyon “…Davacı, davalı hastanede yapılan anjio işlemi nedeniyle ayağında cansızlık olduğunu ileri sürerek, davalının kusuru nedeni ile maddi ve manevi zararının tahsili istemi ile eldeki davayı açmıştır. Yerel mahkemece, yapılan operasyon sonucu oluşan durumun komplikasyon olduğu gerekçe gösterilerek davanın reddine karar verilmiş, davacı tarafından verilen bu karar temyiz edilmiştir.

…Biyotıp Sözleşmesinin 5. maddesinde “Rıza” konusu düzenlenmiş ve “Sağlık alanında herhangi bir müdahale, ilgili kişinin bu müdahaleye özgürce ve bilgilendirilmiş bir şekilde muvafakat etmesinden sonra yapılabilir. Bu kişiye, önceden, müdahalenin amacı ve niteliği ile sonuçları ve tehlikeleri hakkında uygun bilgiler verilecektir.

İlgili kişi muvafakatını her zaman serbestçe geri alabilecektir.” düzenlemesiyle rızanın kapsamı belirlenmiş ve Dairemizin yerleşik uygulamalarına paralel düzenlemeler getirilmiştir. Salt ameliyata rıza göstermek yeterli değildir. Ayrıca komplikasyonların da izah edilmesi gerekmektedir. Ancak bu rızanın da az yukarıda vurgulandığı üzere aydınlatılmış rıza olması gerekir. Nitekim Hekimin Meslek Etiği Kuralları’nın 26. maddesinde düzenleme yapılmış ve “hekim hastasını hastanın sağlık durumu ve konulan tanı, önerilen tedavi yönteminin türü, başarı şansı ve süresi, tedavi yönteminin hastanın sağlığı için taşıdığı riskler, verilen ilaçların kullanılışı ve olası yan etkileri, hastanın önerilen tedaviyi kabul etmemesi durumunda hastalığın yaratacağı sonuçlar, olası tedavi seçenekleri ve riskleri konularında aydınlatır. Yapılacak aydınlatma hastanın kültürel, toplumsal ve ruhsal durumuna özen gösteren bir uygunlukta olmalıdır. Bilgiler hasta tarafından anlaşılabilecek biçimde verilmelidir. Hastanın dışında bilgilendirilecek kişileri, hasta kendisi belirler.Sağlıkla ilgili her türlü girişim, kişinin özgür ve aydınlatılmış onamı ile yapılabilir. Alınan onam, baskı, tehdit, eksik aydınlatma ya da kandırma yoluyla alındıysa geçersizdir. Acil durumlar ile, hastanın reşit olmaması veya bilincinin kapalı olduğu ya da karar veremeyeceği durumlarda yasal temsilcisinin izni alınır.” Bu düzenlemelerde aydınlatmanın ne şekilde yapılacağı açıklanmıştır. Aydınlatılmış onamda ise ispat külfeti hekim ya da hastanededir.

Yukarıda izah edilen açıklamalar ışığında somut olaya bakılacak olursa; davacının kalp rahatsızlığı nedeniyle davalı hastanede anjio yapıldığı ve hükme esas alınan Adli Tıp Kurumu 2.İhtisas Kurulu’nun 07.05.2014 tarihli raporuna göre de; lokal anestezi altında femoral artere girilerek yapılan anjiografinin kardiak hastalıkların tanı ve tedavisi için kullanılan yöntemlerden biri olduğu, söz konusu girişimler esnasında meydana gelen cilt lezyonuna bağlı cildin eklerinden olan yüzeysel duyusal pariferik sinirlerde hasar meydana gelebileceği, söz konusu bu hasarın bu tür girişimlerden sonra ortaya çıkabilen herhangi bir tıbbi kusur ya da ihmale izafe edilemeyen komplikasyon olarak nitelendirildiği, bununla birlikte mevcut vakada tarif edilen şikayetlerin 13.12.2013 tarihinde tanısı konulan L4-5 disk hernisinin bulgularıyla uyumlu olduğunun anlaşıldığı, dolayısıyla anjiografi işlemini yapan hekimlere herhangi bir kusur izafe edilemediği açıklanmıştır. Davacıya imzalatılan rıza formunun ise, davalı tarafından dosyaya sunulmadığı görülmüştür. Öncelikle davalı taraftan davacıya imzalatılan rıza formunun celbedilmesi gerekmektedir. Mahkemenin bu yönleri göz ardı ederek, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurmuş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.

SONUÇ: kararın davacı yararına BOZULMASINA…oybirliğiyle karar verildi.“


Comments


bottom of page